25 Mayıs 2015 Pazartesi

"Hayır" diyebilmek niçin önemlidir?


İş ya da sosyal yaşamınızda çevrenizdekilerin size karşı olan davranışları bazen rahatsız edici olabilir.   Peki İnsanların size karşı olan davranışlarını değiştirmeniz mümkün müdür?
İnsanların size nasıl davranacaklarını, siz onlara öğretirsiniz !
Bazı insanlar diğer insanlar tarafından maddi veya manevi anlamda kullanılmaktan son derece şikayet ederler.

Bu kişilere genellikle şunu söylerim.

İnsanların size nasıl davranacaklarını, siz öğretirsiniz.

Bir danışanım uzun süredir beraber olduğu sevgilisi tarafından aşağılandığını, hakarete uğradığını ve küçümsendiğini anlattı.

Kendisine kötü davranan sevgilisinin hakimiyetine rıza gösteren danışanım, aslında bilerek buna izin veriyor ve onu sürekli suçlayarak sorumluluğu üzerine almaktan kaçıyordu.

Kendisiyle yaptığımız çalışmalar sonunda, kendisinin susarak tüm bu saygısız davranışlara izin verdiğini kabul aşamasına geldi.

Bu demekti ki artık “sorumluluğu” üzerine almıştı danışanım.

Susma nedeni ise yaşadığı “özgüven eksikliği” ve buna bağlı olarak gelişen “kaybetme korkusu” idi. Bu durum erkek arkadaşına karşı güçlü olmasını ve sesini yükseltmesini engelliyordu. Eğer onun yaptığı herhangi bir saygısızlıkta sesini yükseltirse kendisini terk etmesinden korkuyordu. Bu suskunluğu ise karşı tarafın saygısızlığını ve kabalığının dozunu iyice artırıyordu.

Hayır diyebilmek güçlü bir beceridir ve içinde kendimize karşı kocaman bir “evet” barındırır.

Ancak elbette “hayır” diyebilmek için bazı duygulara ve bunun getirdiği bazı davranışlara sahip olmak gerekir.

Öncelikle duygularımıza değinelim. “Hayır” cevabını korkusuzca verebilmek için sahip olmamız gereken duygular çok önemlidir. Hayır diyebilmek için öncelikle kendimizi bir çok konuda onaylamamız ve kendimize evet diyebilmemiz şarttır.

Yüksek bir özgüven, kendinizi yeterince sevebilmek, kendinize değer verebilmek, yeterli bir özsaygı ile karşımızda kim olursa olsun “hayır” demek kolaylaşır.

Bunlara nasıl sahip olacağız, bu kadar kolay değil diyenler mutlaka vardır aranızda.

Eğer bu duygularla hayatınız boyunca hiç buluşmadıysanız elbette hayır’a giden yol sizler için uzun ve meşakkatli olabilir. Ancak ne yapıp edip bu duygularla kendinizi buluşturmanız şarttır. Bu konuda kişisel gelişim desteği alabilir, konularla ilgili seminerlere, eğitimlere katılabilirsiniz.

Davranış boyutuna göz atarsak ;

İletişimin % 7’si sözcüklerle sağlanır.

Geri kalan % 55’i beden dili, % 38’i ise mimiklerimizle karşımızdakine aktarırız.

Bu da demek oluyor ki, aslında bizler iletişimi konuşarak değil, davranışlarımızla sağlıyoruz!

Ibsen’in dediği gibi, “Binlerce kelime, tek hareketin bırakacağı izi bırakamaz.”

Bu yüzden konuşmak yerine, davranışlarımızla hayır cevabını net olarak karşımızdakine verebiliriz.

Bunlardan bazıları ;

1.    Sizinle birlikte olmak ve sizinle zaman geçirmek istemeyen insanlara karşı, açıklama yapmadan kendinizi anlatmaktan hemen vazgeçin ve bir daha bu gibi insanların yanında olmak huyunuzdan vazgeçin.

2.    Hoşunuza gitmeyen davranışlar karşısında – karşınızdaki kim olursa olsun- hemen uyarıda bulunun. (Kaba davranışlar, yalancılık, dedikodu v.s.) Eğer tekrar ediyorsa anında sert tepkiler vermekten asla çekinmeyin!

3.    Genellikle sömürü aile içinde olur. Aile fertlerinden biri kendi sorumluluklarını sizin üzerinize yıkıyor ve siz de üstleniyorsanız, bu davranışı zamanında siz ona öğretmişsiniz demektir. Ama davranışlarınızla onun bu eylemlerine son verebilirsiniz. Bu konuda katı olmakta, yaptırımlarda bulunmaktan çekinmeyin. Diyelim ki kızınız odasını toplamıyor, kapısını çekerek o toplamayana kadar sakın odasını toplamayın ve uzunca bir süre kızgınlığınızı surat ifadenizle belirtin ve kendisiyle konuşmayın.

4.    Sözcüklerinize dikkat edin çünkü bunu karşınızdaki insan kullanabilir. “Benim aklım o kadarını anlamaz”, “ Ben önemli değilim, sen önemlisin” v.s. gibi cümleler kurmaktan kesinlikle vazgeçin.

5.    Göreviniz olmadığı halde yaptığınız, ancak yapmaktan nefret ettiğiniz şeyleri yapmaktan hemen vazgeçin.

6.    Göreviniz olmadığı halde yaptıklarınızı bıraktığınızda, karşınızdaki insanlar sizi “suçlu” hissettirmeye çalışabilirler. Buna asla izin vermeyin.

7.    Yeni davranışlarınızı yazacağınız bir ajandanız olsun ve düzenli olarak tüm yeni davranış modellerinizi ajandanıza yazın.

8.    Sizi sömürenlere sık sık ve zevkle hayır deyin. Hayır dünyanın en iyi öğreten kelimelerinden biridir. kesin ve net olarak söylediğiniz her hayır’da, kendinize “evet” dediğinizi unutmayın.

Yazar: A.Nilgün Aktaş
Kaynak: http://blog.milliyet.com.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder